MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yapmış olduğu çağrıların ardından DEM Parti heyeti ile terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan arasındaki görüşme trafiği başladı. Süreç kamuoyu tarafından yakından takip edilirken AK PartiHatayMilletvekili ve TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, konuk olduğu programda konuyla ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Sayın Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı ortağımız, benim de gazi üniversitesinden hocam, büyüğüm, ben de kendisini gittim ziyaret ettim. Bir çağrıda bulundu. Burada kaç senaryo var? İki senaryo var. Velev ki, Sayın Devlet Bahçeli’nin bu çağrısına terörist başı dedi ki, evet silahları bırakın. Ne olacak? PKK söz kimde olacak? Terör örgütünde. Terör örgütü dedi ki biz silahları bırakıyoruz. Şimdi burada bir niye bıraksın? Neden bıraksın? Ya zaten dağda kalması için hiçbir sebep yok. Yani PKK terör örgütünün dağa çıktığında 1978 yılında talep ettiği, dile getirdiği bütün sorunlar Türkiye’de çözülmüş artık.
Şimdi diyorlar ya ne olacak? Silah bıraktım dedi. Bırakacak. Türkiye Cumhuriyeti Devleti çok büyük bir problemden terör örgütünden kurtulmuş olacak. Bu çok önemli. Yani bu mesele bir Yani Kürt sorunu demiyoruz. Biz bu meseleye Türkiye’nin demokratikleşme meselesi, demokrasi açığının kapatılması meselesi olarak ele alıyoruz. Ve burada da Türkiye Cumhuriyeti Devleti hem bireysel hakları hem kolektif haklarının hepsini sağlamış. Bir tek ana dilde eğitim meselesi kalmış.
Ana dilde eğitim meselesini zaten CHP hükümetinin raporunda bu çok net olarak ana dilde eğitime müsaade edileceği dile getirilmiş Tunceli raporunda, Güneydoğu raporunda bu meselede de Türkiye Cumhuriyeti Devleti diyor ki, Ya ben bu meseleyi görüşebilirim ama sen diyor bir silahı bırak diyor önce diyor Hak arama yöntemi olmasın silah diyor Silahla diyor hiçbir zaman diyor Siyaset yapılmaz Silahla siyaset Silahla Demokrasi yan yana gelmez diyor Velev ki kabul etmediler PKK terör örgütü dedi ki Biz dedi Abdullah Öcalan’ın çağrısını kabul etmiyoruz.
Senaryolardan bir tanesi Biz kabul etmiyoruz dedi ne olacak Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başta Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan olmak üzere Devlet Bey diyecek ki Bakın arkadaşlar Siz diyordunuz ki bu meselenin önünde Türk milliyetçileri engel, bakın biz dedik ki gelsinler, silah bıraksınlar, konuşsunlar, kabul etmediniz. İki, silahları bırakın dedik, bunu da kabul etmediniz.
Öyleyse yani biz daha ne yapabiliriz ki gibi bir siyaseten, psikolojik olarak başka bir üstünlük elde edecek. Ve buradan şunu anlayacağız, yani bizim irademiz tırnak içinde Öcalan diyen PKK terör örgütü ve PKK terör örgütünün partisi konumunda olan Dem parti o zaman Abdullah Öcalan’ı bir paravan olarak kullanıyor ve Abdullah Öcalan’ın kullanım süresi dolmuş gibi bir mana ortaya çıkıyor.
Yani ben bunu tabii bunu siyasetçi kimliğimle söylemiyorum. Türkiye’nin Kürt sorunu hafızasını çalışan bir arkadaşınız olarak söylüyorum. Tabii ki buna bizim partimizin sözcüleri var. Milliyetçi Hareket Partisi’nin sözcüleri var. Bunlar tabii ki çıkacaklar, ifade edecekler. Ama ben neden sonuç ilişkisiyle bir süreç analizi yapıyorum? Bu süreç analizine bağlı olarak şunu diyorum. Artık PKK terör örgütü silah bırakmalıdır.
Türkiye’de Kürt sorunu yoktur. Türkiye’de terör sorunu vardır. Biz Türkiye’nin dışında kurulmak istenen Teröristan’a asla müsaade etmeyeceğiz. Ve burada artık şunu görmesi gerekiyor PKK terör örgütünün. Orada sözde terör elebaşıları var. Baronlar var. Onların dağa çıktığı dünya yok. Artık başka bir dünya var. Başka bir yazılım var. Başka bir algoritma var. Ve bu gerçeklikten kopmuş bir terör örgütü var. Onlar şunu diyorsa, biz savaşmaya devam edeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük bir devlettir. Asla burada bir kompleksle, asla burada bir ondan sonra yumuşak bir tavırla asla davranmaz. Zaten gereğini de yapıyor.
Haber Kaynak : SONDAKIKA.COM
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
News
